21 Kasım 2013 Perşembe

NAR KABUKLARININ FAYDALARI



NAR KABUKLARININ FAYDALARI



 
Prof. Dr. Uslu, evde sıkılan narın kabuklarının asla atılmaması gerektiğini de belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:



"Gölgede veya 40-50 dereceyi geçmeyecek ortamlarda kurutarak, ufaladığımız nar kabuklarını serin bir yerde saklayalım.




Daha sonra 100 gram kaynamış suya, 2 gram nar kabuğu atarak, yaklaşık 10 dakika kaynatıp suyunu hemen her gün çay olarak tüketelim. Böylece başta kanser, kalp ve şeker hastalıkları olmak üzere pek çok hastalıktan kendimizi korumuş olacağız.




Hatta çay içmekten üşenirsek, kurutulmuş ve parçalanmış nar kabuklarını, kahve çekme makinelerinde toz haline getirip, bir çay ya da kahve kaşığı tozu salata, peynir gibi gıdalarla direk olarak ta tüketebiliriz.




Özellikle şeker hastaları beta hücrelerini artıracak bu tozu tüketmeye özel çaba göstermelidir. Genelde tüm meyvelerde olduğu gibi narın da en değerli yeri kabuğudur. Bir ilaç gibi içtiğimiz nar suyundan arta kalan kabukları da asla atmayalım ve başta kanser, şeker ve kalp olmak üzere hemen hemen tüm hastalıklardan korunalım.”

 


BAZI ÖKSÜRÜK VE SOĞUK ALGINLIĞI İLAÇLAR YASAKLANMIŞTIR.




BAZI ÖKSÜRÜK VE SOĞUK ALGINLIĞI İLAÇLAR YASAKLANMIŞTIR.


100'den fazla öksürük ve soğuk algınlığı ilaçların yan etkileri nedeniyle satışı yasaklanmıştır.



İngiltere, aralarında Benylin ve Calpol gibi çok satan ilaçların da bulunduğu iki yaşın altındaki çocuklara verilen 100'den fazla öksürük ve soğuk algınlığı ilaçların yan etkileri nedeniyle satışı yasaklanmıştır.


Günlük hayatımızda kullandığımız birçok gıda ve kozmetik ürünün içerisinde yer alan PARABEN kimyasal maddesi kanserojen bir madde olup bu maddeyi içeren ürünleri tercih etmemeniz önerilmektedir. Özellikle hayata yeni gözlerini açan, canınız kadar sevdiğiniz bebeğinizin kullandığı örneğin; emzik, biberon ve oyuncakları PARABEN içeriyor olabilir. 4. aydan itibaren bebeklerde kansızlığı önlemek amacıyla kullanılması önerilen Demir ilaçlarında da PARABEN olduğu tespit edildi ve birçok ilaç piyasadan toplatıldı. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü’nün son verilerine göre Türkiye’de 1050 tür ilaçta PARABEN bulunuyor. Ürünlerin içeriğine koruyucu olması için eklenen PARABEN maddesi uzun süreli kullanımda sağlığınızı ciddi düzeyde bozacak durumdadır.




E110* Sunset Yellow FCF, Orange,Yellow S : Renklendirici; sentetiktir;unlu gıdalar, pasta, tatlı, çerez, dondurma, içecek ve konserve balık, hazır çorba ve bazı şurup cinsi ilaçların üretiminde kullanılır; yan etkileri kurdeşen, rinit (burun akması), burun tıkanıklığı, alerji, hiperaktivite, böbrek tümörü, kromozom hasarı, karın ağrısı, bulantı ve kusma, hazımsızlık ve iştahsızlıktır; Norveç'te yasaklandı.


E104*Kinolin Sarısı: Renklendirici; ruj, saç bakım ürünleri, kolonya üretimi ve eczacılıkta kullanılır; deri rahatsızlığına neden olur; Avustralya, Amerika ve Norveç'te yasaklandı.




E950* E951*: Aspartam Akesulfam potasyum (Acesulfame K) : Suni tatlandırıcı, çok fazla yan etkisi var, bazıları aspartama karşı alerji duyar, bu insanlarda migren en önemli reaksiyondur.


The Center for Science in the Public Interest (CSPI) yapay tatlandırıcılar aspartam, sakarin ve aksesülfam potasyumu en kötü 10 katkı listesine dahil etmiştir; bu üç tatlandırıcının da hayvanlarda kansere neden olduğu tespit edilmiştir Kanser riskini arttırabilir.

KOLANIN ZARARLARI



KOLANIN ZARARLARI



BEYİN
Kola,beynin dopamin salgılamasını artırıyor.Bu da kokain kullanmakla benzer etkilere yol açıyor.Aynı zamanda kola depresyona sebep oluyor ve uzun vadede beyin fonksiyonlarına zarar veriyor.


KALP

Kolanın içinde bol miktarda bulunan mısır şurubu sadece diyabete yol açmıyor.Aynı zamanda kalp krizi riskinide yükseltiyor.


DİŞLER

Kolanın içindeki asit dişleri çürütüyor ve ağız kokusuna sebeb oluyor.


MİDE

Asit miktarı midenin kendi enzimlerini salgılamasını önlüyor.Bu durum gastrit,ülser ve mide delinmesine kadar gidebiliyor.


AKCİĞER

Kola ve gazlı içeceklerde bulunan sodyum benzoat astıma davetiye çıkaran bir numaralı madde.Bu madde aynı zamanda egzama oluşumunu da tetikliyor.


BÖBREK

Kolanın içindeki bol miktarda fosforik asit böbrek taşı yapıyor ve böbrek yetmezliğine neden oluyor.


KARACİĞER

Kola içtikten 20 dakika içinde vücutta olması gerekenden 7 kat fazla insülin salgılanıyor.Kolanın içindeki diğer maddeler insanın şeker komasına girmesini engelliyor ama diyabet kaçınılmaz hale geliyor.


BAĞIRSAK

Mide ile aynı etkiyi oluşturuyor.Bağırsak iltihabı ve kolon kanseri riski çok yükseliyor.


KEMİKLER

Koladaki fosfat miktarı o kadar yüksek ki düzenli olarak kola içen birisinin ilerleyen yaşlarda kemik erimesine yakalanmaması adeta mucize olur.

 

ÖNEMLİ TAVSİYELER